14 Nisan 2014 Pazartesi

Pazar günü

Selamlar olsun herkese. Minnoş hazır uyuyorkene pazar günü yaptiklarimizi sıkıştırayım araya.
Dün anneler bize gelince Duru'muzu bıraktığımız gibi doğru caddeye Noah filmini izlemeye. Doğrusu sokağa bebesiz çıkınca bir afallama bir şaşkınlık bir ellerin boş kalmış sanki ve cep telefonunu evde unutmuşsun benzeri hisler yaşadık anne baba olarak ☺
Velhasıl ckm'ye gittik ki film başlamış öteki taaa bilmem kaç saat sonra... buraya da ne zaman gelsek aynı terane.
Bu güzel havada sinemada ne işin var in Caddebostan sahiline diyenleri duyar gibiyim ama öyle olmuyo işte. Bebekle gidilemeyecek yerler 1. tercih oluyo o zamanlar.
Sonra dedim sinema olmadı tiyatro yapalım. Yatak odası diyalogları diye bir oyun vardı. Birol Güven klasiği bir oyundu. 10 üzerinden 5 diyebilirim. Başta çok sikiciydi, evliliği kötüleyen bir oyundu. Ayrıca evli olduğumuz halde oyundaki çiftle pek empati kuramadim... Ayrıca suan grupanya da biletleri yarı fiyatına gördüm ve sinir oldum...
Sonra cookshop a gittik. Magnolia yerine Pollyana yedim bu sefer. Birbirine çok benziyor. Damla sakızlı muhallebi, kavrulmus kadayıf ve fındıkla yapılıyor oldukça hafif ve güzeldi. Evde Magnolia muhallebi tarifi ile deneyecegim 😆
Sonra bebişimizi çok özledik. Bebek Arabasını indir kaldır, karnı açıktı mi acaba Nerede doyuracagim her an aglayabilir mi falan gibi şeyler hayatımızın bir parçası olmuş. Uzaktan bakınca dert gibi görünse de bence bunlara dogumla birlikte göğüs germis oluyorsun otomatikman.
Onun varlığı herseyden daha güzel. Bunu ancak anne ve baba olunca idrak edebilirsiniz.
Sevgiler


Posted via Blogaway

Hiç yorum yok: